Mail/msn hackleme durumunda, öncelikle Yeni Türk Ceza Kanunu’nun 243.
maddesi kapsamında ele alınarak iki yıla kadar hapis veya adli para
cezası istemiyle karşı karşıya kalınması mümkündür. Mail hackleme
sonucunda maili hacklenen kimsenin bilgilerinde bir değişiklik veya
eksiklik meydana geldiğinde bu ceza iki yıldan dört yıla kadar hapis
cezasına dönüşür. (m.243/III) Yani para cezası imkanı da kalmaz.
Öte yandan, msn hackleme hacklenen kişiyi belli bir davranışı yerine
getirme, zorlama veya tehdit amacıyla yapıldığı takdirde yine TCK. 107
gereğince bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para
cezası ile karşılaşılır. (Önceki cezaya ek olarak.)
Mail hackleme şayet bu amaçlarla değil de sırf o kişide sıkıntı meydana
getirmek, o kişiyi rahatsız etmek gibi amaçlarla yapılıyorsa (genelde
bu amaçla yapılıyor zaten) bu durumda TCK. 123 gereğince faile üç aydan
bir yıla kadarhapis cezası verilir (Önceki cezalara ek olarak.)
Maili hacklenen kişi bir kamu kuruluşunda çalışıyor ve bu mail adresini
kurum gereği kullanıyor ve bu mailinde işini sürdürmesi için gerekli
birtakım belgeler bulunduruyorsa, bu durumda TCK. 113 gereğince bir
yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. (Önceki cezalara ek
olarak.)
Şayet maili hacklenen kişi, kamu kuruluşunda değil de özel sektörde
çalışıyorsa, bu durumda TCK. 117 gereğince altı aydan iki yıla kadar
hapis veya adli para cezası verilir. (Önceki cezalara ek olarak.)
Ayrıca TCK 124’te düzenlenen haberleşmenin engellenmesi suçu sübut
bulduğundan, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezasına
hükmolunur. (Önceki cezalara ek olarak.)
Bunun yanında mail hackleyen kişi haberleşmenin gizliliğini ihlal
ettiği için de TCK. 132 gereğince altı aydan iki yıla kadar hapis veya
adli para cezası ile cezalandırılır. (Önceki cezalara ek olarak.)
Bu haberleşme bilgileri ayrı bir yerde kaydedildiği takdirde ise bu
ceza yine aynı maddenin devamındaki ibareye göre bir yıldan üç yıla
kadar ceza ile karşılaşılır. (Önceki cezalara ek olarak.)
Bu haberleşme bilgileri hukuka aykırı olarak ifşa edildiği takdirde ise
yine bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası söz konusu olur. (m.124/II)
(Önceki cezalara ek olarak.) (Msn konuşmalarını kaydedip başkalarına
bunları açıklayanlar da bu ceza ile karşılaşır.)
Ayrıca mail hackleme özel hayatın gizliliğini ihlal suçu kaps*****
girdiğinden TCK. 134 gereğince altı aydan iki yıla kadar hapis veya
adli para cezası ile cezalandırma söz konusu olur. (Önceki cezalara ek
olarak.)
Kişisel verilerin kaydedilmesi suçu da işlenmiş olduğundan altı aydan
üç yıla kadar hapis cezasıyla karşılaşılır. Kişilerin siyasi, felsefi
veya dini görüşlerine, ırki kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlaki
eğilimlerine, cinsel yaşamlarına, sağlık durumlarına veya sağlık
durumlarına ilişkin belgelerin veri olarak kaydedilmesi de bu hüküm
içerisindedir. (TCK. 135/I,II) (Önceki cezalara ek olarak.)
Bütün bu saydığım hükümlerden hakkında dava açılmış olan kimse, bu suçu
özel bir bilgi ve beceri sayesinde gerçekleştirmiş olduğu için (yani
herhangi bir kişinin gerçekleştiremeyeceği bir eylem olduğundan) (kaldı
ki mail hackleme tamamen bu kapsamdadır) verilecek ceza yarı nisbetinde
artırılır.
Ayrıca kişilere ait mail hesapları hukuken onların mal varlıkları
(mamelek) içerisinde kabul edildiğinden, mal varlığına karşı işlenen
suçlar kapsamında ve özel olarak TCK.142 ve devamında düzenlenen
hırsızlık suçu kapsamında ele alınır ve 142/I fıkrasının e bendi
gereğince üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. (Önceki
cezalara ek olarak.)
Öte yandan bu suçlarla birlikte kişilerin internet bankacılığı
hizmetleri dolayısıyla kullandığı bilgileri ele geçiren kimseler de
(kullanmış olması şart değil) TCK. 245 gereğince üç yıldan altı yıla
kadar hapis cezası ve adli para cezası ile cezalandırılırlar.
Yazdığım kanun hükümlerinden bazıları kamu davası bazıları ise takibi
şikayete bağlı suç niteliğindedir. Ayrıca bu tespit ettiğim TCK
kapsamındaki suçlar haricinde özel kanunlarda belirtilen hükümler de
söz konusu olmaktadır.
PEKİ BU CEZALAR NASIL YERİNİ BULACAK?
Peki neden bu kadar ceza söz konusuyken bu kadar insanın mailleri
hackleniyor? Çünkü kimse bu konuların hukuk sistemi tarafından
düzenlendiğini bilmiyor. Bilmediği gibi bunu yapanların üzerine
gitmiyor. Halbuki böyle bir durumla karşılaşan kimsenin yapacakları çok
basit.
Bir dilekçe yazarak ya Emniyet birimlerine ya da herhangi bir yer
Adliyesinde Cumhuriyet Savcılıklarına başvurmaları yeterli. Ayrıca
kişisel bilgisayarlarının IP numarasını, mailine en son girdiği tarihi,
en son kullandığı şifreyi ve en son kullandığı gizli soru ve yanıt
bilgilerini dilekçesine ek olarak bildirirse işler daha da
kolaylaşacaktır. Savcılık talimatı veya mahkeme kararı sonucunda
Emniyet Müdürlükleri tahkikata başlayacak, kullandığınız mail
adreslerinin yetkili sahiplerine ulaşılarak mailinize hangi tarihte
hangi IP numaralarına girildiği tespit edilecektir. Şayet mailinizi
hackleyen kişi statik IP kullanmıyorsa, değişken IP numaraları Telekom
tarafından sürekli olarak kayıt altında tutulduğundan hangi tarihte
mailinize hangi bilgisayardan girildiği kolaylıkla tespit edilecektir.
Yine buna bağlı olarak mailinizi hackleyen internet kullanıcısının
kişisel bilgileri ve adres bilgileri Emniyet talimatı ile temin
edilerek Cumhuriyet Savcılığına verilecektir. Tamamlanan hazırlık
tahkikatından sonra Cumhuriyet savcısı şüpheli şahıs hakkında kamu
davası açacak ve Emniyet kuvvetleri marifetiyle bu şahıs
yakalanacaktır. Şayet mail hackleyen internet kullanıcısı bir ticari
işletmeye ait bir bilgisayarı kullanmışsa aynı şekilde o ticari işletme
hakkında da tahkikat uygulanacak ve hüküm kesinleştiğinde o işletme
hakkında güvenlik tedbirlerine hükmedilecektir.
Kullandığınız mail hesabı yabancı bir ISP(İnternet Servis Sağlayıcısı)
olduğu durumlarda Cumhuriyet Savcılıkları istinabe yoluyla o ülkenin
yetkili makamları üzerinden aynı bilgileri temin edeceklerdir. Ancak
msn hesapları zaten Microsoft Türkiye'ye bağlı bir hizmet olduğundan
buna pek gerek kalmayacaktır.
Dileriz mail hackleyen arkadaşlara kendilerine çok çok iyi avukatlar
bulmalarını tavsiye ediyorum. Ama bir avukat olarak şunu da söyleyeyim
ki hiçbir avukat böyle bir davada müdafi olmak istemeyecektir...
Alıntıdırr..